Hukuk sistemimizde pek çok sözleşme türü vardır. Bunlardan biri de özel olarak düzenlenmesi gerektiği düşünülen “Miras Taksim Sözleşmesi”dir. Miras Taksim Sözleşmesi genel olarak çok bilinen bir sözleşme türü değildir, ancak uygulama sürecinde oldukça önemli bir sözleşme türüdür. Miras Taksim Sözleşmesine dair merak edilen her şeye aşağıda değineceğiz.
1) Miras Taksim Sözleşmesi Nedir?
Miras Taksim sözleşmesinin en genel tanımı, mirasın nasıl paylaşılacağını düzenleyen bir sözleşme olduğudur. Bu sözleşmenin düzenlenmesindeki amaç, mirasçılar arasında hak paylaşımı yapmaktır. Miras Taksim Sözleşmesi’nde, mirasçılara kalan toplam mirasın nasıl düzenleneceği ve ne şekilde paylaştırılması gerektiği düzenlenir. Miras Taksim Sözleşmesi’nin mirasçılar açısından önemli getirileri vardır. Bir miras üzerinde hak sahibi olan kişi sayısı fazla ise, bu mirasta müşterek mülkiyeti olacak ve bu mirasta mirasçıların tasarruf yetkileri (mirası devretmek ya da satmak gibi işlemler) olmayacaktır. Ancak bu miras için miras taksim sözleşmesi hazırlanırsa, mirasçılar kendilerine düşen payda şahsi bir tasarruf yetkisi elde edecektir.
2) Miras Taksim Sözleşmesi Nasıl Yapılır?
Miras Taksim Sözleşmesi’nin ne olduğu ve nasıl düzenleneceği mirasçıların merak ettiği konuların başında gelir. Miras üzerinde hak sahibi olan kişilerin paylarını düzenlemek için hazırlanan bu sözleşmenin, hazırlanırken amacına uygun ve amacından saptırılmadan hazırlanması gerekir. Bu yüzden ortak irade bu sözleşme için en gerekli olan şeydir. Miras taksim sözleşmesinin hazırlanabilmesi için tüm mirasçıların katılımı gerekir. Birkaç mirasçıdan oluşan irade, bu sözleşmenin düzenlenebilmesi için yeterli değildir. Miras taksim sözleşmesi hazırlanırken, her mirasçı sözleşmeyi “miras avukatı” ile birlikte düzenlemelidir ve her mirasçı özgür iradesiyle katılım gerçekleştirdiği sözleşmeyi imzalamalıdır.
3) Miras Taksim Sözleşmesi Geçerlilik Şartları
Miras taksim sözleşmesinde geçerlilik şartları vardır. Bu şartlara uygun şekilde hazırlanmayan bir sözleşme geçerliliğini yitirir, ayrıca hüküm ve sonuç doğurmaz.
a) Miras taksim sözleşmesi hazırlanırken dikkat edilecek ilk nokta, bu sözleşmenin miras bırakan kişinin vefatından sonra hazırlanması gerektiğidir. Aksi takdirde miras bırakan kişi hayattayken hazırlanan bir sözleşme, hukuken geçerliliğini yitirir. Ayrıca miras taksim sözleşmesi hazırlanabilmesi için, mirasın daha önceden paylaştırılmamış olması gerekir. Eğer miras daha önceden pay edilmişse, mirasçılar daha sonradan bir araya gelerek yeni bir paylaştırma yapamazlar.
b) Miras taksim sözleşmesi hazırlanırken, yazılı olarak yapılması yeterli olacaktır. Sözleşmenin resmi olarak yapılması ya da resmi bir kurum tarafından onaylatılması zorunluluğu yoktur. Bu durumun tek istisnası taşınmazlar için geçerlidir. Gayrimenkul olarak kalmış olan miras noter tarafından tescil edilmek zorundadır.
c) Miras taksim sözleşmesinde aranan bir diğer şart, tüm mirasçıların özgür irade ile paylaşıma katılması ve sözleşmeyi imzalaması gerektiğidir. Tek bir mirasçı dahi imza atmazsa sözleşme geçerli sayılmaz.
4) Miras Taksim Sözleşmesi İptal Edilebilir mi?
Bir miras paylaştırılırken, paylaştırmanın eşit bir şekilde pay edilmesi gibi bir durum, Medeni Kanun’da zorunlu kılınmamıştır. Bu yüzden, mirasçıların eşit olmayan paylaşım sebebiyle iptal davası açması tek başına yeterli bir gerekçe olarak kabul edilmez. Bunun dışında, paylaşım sırasında hata ya da yanılgı gibi durumlar sözleşme iptalini gerçekleştirebilecek sebepler arasında sayılabilir. Çünkü sözleşme hazırlanırken mirasçı tehdit edilmiş ya da korkutulmuş olabilir. Bu gibi durumlar miras taksim sözleşmesinin iptali için geçerli sebeplerdir.
5) Miras Taksim Sözleşmesi Sonuçları
a) Miras taksim sözleşmesi gereğince, her mirasçı kendilerine düşen pay için satım hükümlerince birbirlerine karşı sorumludur.
b) Miras taksim sözleşmesi uyarınca, paylaşım sonrasında her mirasçı kendi payını isteme hakkına sahiptir. Mirasçıların birbirlerine olan sorumluluğu, taşınırların teslimiyle sona ererken, c) taşınmazlarda ise tescilin yapılmasıyla son bulur. Bunun sonucunda miras üzerindeki müşterek mülkiyeti bozulur.
c) Mirasçıların birbirlerine karşı olan sorumlulukları, teslim ve tescil işlemleri sonrasında tümüyle ortadan kalkmaz (Mirasçının kendi payına düşen mirasa, 3. kişi tarafından el konulması durumunda, mirasçıların sorumlulukları yine de devam eder).
d) Mirasçılar arasında yapılan bu sözleşme sonrasında, mirasçılar ödemek zorunda oldukları borçları zamanında vermediklerinde ya da aralarında kararlaştırdıkları edimi birbirlerine ifa etmediklerinde, taşınırlarda teslim taşınmazlarda ise tescil edilmeyen durumlarda diğer mirasçı dava açma hakkına sahiptir.
e) Miras taksim sözleşmesi yapıldıktan sonra, mirasçılar tereke üzerindeki borçlardan müteselsilen sorumludur. Bu durumda bir tereke alacaklısı, alacağı için mirasçılardan herhangi birine başvurabilir ve borcu ödeyen mirasçı, diğer mirasçılara rücu etme hakkını kullanabilir. Müteselsilen sorumlulukları, paylaşımın gerçekleştiği tarihten itibaren 5 yıllık bir zamanaşımı süresine kadardır.
Mirasçılar, mirasın ne şekilde paylaştırılacağı konusunda bir karara varamazlarsa, paylaşımın mahkemece yapılmasını talep edebilir ve bunun için hukuki yollara başvurabilir.